Değerli Okurlarım, “Milli Takım” deyip geçemeyiz, geçilemez. Milli takımın her şeyi özel olmalıdır. Maçı izlemek üzere stada giderken, çalınan Ulusal Marşı dinlerken, Ay-Yıldızlı gençlerimizi izlerken, cılız bile olsa atak yaparken, ender de olsa gol yaptıklarında onları ayakta alkışlarken… “Bu Bizim Milli Takımımız, Bu Gençler Bizim Evlatlarımız, Bu Çocuklar Bizim Yarınlarımız” diyebilmeliyiz.
Bu duyguları doya-doya yaşadığımız yıllar oldu. Sahamızda yenilsek bile, “Rakibimiz bizden iyiydi, biz de iyi olacağız” der ve gençlerimizi ayakta alkışlardık. Siz değerli okurlarım kullandığım bir ifadeyi eminim çok iyi hatırlayacaksınız.
Birkaç sezon önce aynen şunları söylemiştim… “Bu Milli Takım Bana Bir Tuhaf Geliyor…” Nesi tuhaf acaba, nasıl bir değişikliğe uğradı ki? Stat tamamıyla bize ait, futbolcuları da tanıyoruz! Taraftarlarda malum bizim…
Duygularımı şu şekilde ifade etmek istiyorum. Ülkemizde her şey Devletleşti de, futbola başka şeyler oldu. yani sporun fıtratında olmayan şeyler olur hale geldi. İlginç oldu, acayip oldu… Yani, Futbolumuz Devletleştirildi… Oysa anlı-şanlı, “Özerk” bir Futbol Federasyonumuz var. Böyle saçmalıklara izin verir mi? Güldünüz değil mi?
Bir zamanlar Milli Takım milletin inhisarındaydı. Yani Milletin bağrından fışkırır ve onların malıydı. Şimdi devletin malı… Ligler, oynanan kupalar, Federasyon, Yayın ve Yayıncılar, zaten Televizyonları söylemeye gerek yok. Parayı veren düdüğü çalıyor. Yeni-yeni tipler, yorumcular üretildi. Karşısındaki yazıları okuyan herkes yorumcu oldu. Yeni-yeni türetilen, üretilen bu yorumcular (!) sporseverlere dekolte kıyafetleriyle futbol sohbeti yaptılar. Ne güzel değil mi?
Yani, yeni oluşturulan sistem siyasi iradenin sesi oldu. Yapılan sözleşmelerde istenilen konuşulsun, istenmeyene zinhar sözleşme yok. Sıkıysa olmaz deyin bakalım, ekmeğin fiyatını öğretirler adama. Söylemesi çok zor ama söylemeyince insanın kendine saygısı kalmıyor. Bunları yazmasam kendime saygım kalmaz. Sipariş üzerine bu üstat yorumcular muhtelif televizyonlara yerleştirildi. Anlatmak istediğim Devlet parayla en ücra köşeye bile girdi. Bunlar büyük paralar gerektiğinden trafik cezalarıyla, ücret kesintileriyle, kutularla, kasalarla durumu kurtarmaya çalışıyorlar.
Politikanın geçerli olduğu yerler dururken, siyaset futbolumuzu kündeye aldı. Sonunda da Milli Takımımız devletleştirildi. Bu Milli Takım bana bir tuhaf geliyor demiştim ya, neden söylediğimi sanırım anladınız. Benim Kasımpaşalı bir arkadaşım var, iyi oğlandır. Futbolculuğundan kalma yan-yan yürüyüşünü görmezden gelecek olursak kusursuz fiziğe sahiptir. Arkadaşıma ait vecizeleri yarınki sayımızda sunacağım.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
