Aydınlık Gazetesi 1921 yılında yayınlanmaya başladı. Yayınını aralıklarla sürdürebildi. Hep emekten, ezilenden, devrimden yana tutum aldı. Hep gericiliğe, zulme, ayrımcılığa karşı oldu. Hep çalışmaktan, üretmekten, barıştan, kardeşlikten yana oldu. İktidarın ve işbirlikçisi patronların zulmüne uğrayan gazetecileri kucakladı. Hiç iktidarın yalakası olmadı. Hiç “malum” medya safına girmedi. Kalemini, aklını, vicdanını satanların, eğip bükenlerin değil, ülkesinin ve halkının çıkarını savunan dürüst, vicdanlı insanların gazetesi oldu. Söylenmeyenleri söyledi, yazılmayanları yazdı. Direnişlerin sesi, gözü, kulağı oldu, direnişlerde bayraklaştı.
Aydınlık gazetesi yayın anlayışı ile “Türk Aydınlanması”nın öncülerindendir. İki yıldan bu yana Ceyhan’da Haziran ayının ilk haftasında “Aydınlık Şenliği” yapılmaktadır. Şenlikte kültür-sanat ürünleri sergileniyor, söyleşi, konferans yapılıyordu. 2012-2013 yıllarında Aydınlık Şenliği ilçemiz “Haydar Aliyev Kardeşlik Parkı”nda yapılmıştır. Etkinliğin orada yapılması düzenleyenler ve katılımcılar tarafından benimsenmiştir, kabul görmüştür. O dönem belediye başkanı halka sunulan bu kültür-sanat etkinliğine destek olmuş, etkinlik parkta yapılmıştır. Başkanı kutluyorum, çağdaş tutum almıştır.
Bu sene bu güzelim etkinlik yapılamıyor. Belediye parkın bu amaçla kullanımına olur vermiyor. Belediyemiz son yerel seçimlerde AKP’ye geçti. Bu anlayışın bu tür kültür, sanat etkinliğine destek olmaması ne yazık ki doğal! Sanat eserine “ucube” deyip yıktıran bir başkanın temsil ettiği siyasal anlayıştan daha iyisi beklenemez. Ancak; mahkeme kadıya mülk değildir. Resmi makamların kişilere verdiği “itibar” gelip geçicidir. Esas olan kültür, sanattır. İnsanlık için değerli olan, kalıcı olan sanat, sanat eseri, sanatçılardır. Yerel ve ulusal sanatçıların halkımızla buluşmasını temin eden etkinliklerin engellenmesi sıradanlıktır.
Sütunlarında Şefik Hüsnüleri, Aziz Nesinleri vs. ağırlamış, bugün; Doğu Perinçek, Mustafa Mutlu, Fikret Otyam, Ufuk Söylemez gibi akıldan, bilimden, barıştan, emekten yana olanları halkla buluşturan Aydınlık, aydınlanmanın merkezindedir. Aydınlanmadan nasibini almamış, alamamış kişi ve toplumlar doğa istemlerin ötesini kavramakta zorlanıyor. Yemek, içmek v.s. Kültür, sanat, felsefe, sorgulama yaşamlarında yer bulmuyor. Bu tutum okumakla giderilir mi? Nice sanat düşmanı diplomalı var. Tarihi eserlere “çanak çömlek” diyen anlayışla, dünyaca kabul gören bir ressamın tablosunu hafife alan diktatör, faşist Kenan Evren arasında ciddi bir ortaklık vardır. Sanata ve sanatçıya saygısızlık!
Aydınlanma insanlığın büyük adımlarından biridir. İnsan sevgisidir. Medeniyettir, çağdaşlıktır, sanatseverliktir, hoşgörüdür, barıştır. Gezi eylemleridir. Gezi direnişinin yıl dönümünde ”Her yer Taksim, her yer direniş”tir. İstanbul’da, Ankara’da, Hatay’da, Ceyhan’da her nerde yapıldı ise gezi eylemlerine destek olanları kutluyorum, olaylarda yaşamını kaybedenleri saygı ve minnetle anıyor, yaralananlara esenlikler diliyorum.
Aydınlanmadan nasibini almayanlar; doğayı betonlaştırır, heykelleri kırar, kitapları yakar, sanatı, sanatçıyı küçümser, kültür sanat etkinliklerini engeller. Din ve mezhep kavgalarına zemin yaratırlar. Onlar kendileri gibi düşünmeyenleri ”engizisyon”da yargılar,”giyotin”de infaz eder.
Her karanlığın sabahı vardır. Kültür sanat etkinliklerinin baş tacı edildiği, aydınlanmanın tüm insanlara ulaştığı bir şehir, bir ülke, dünya yaratmak için duyarlı tüm insanları ortak yola davet ediyorum.
Ahmet Nihat ATA
Eğitimci-Avukat
