İnsan Hakları Derneği Şube Eşbaşkanı Coşkun Selçuk; “Barışı Savunuyoruz 10 Ekim’i Unutmuyoruz”
İnsan Hakları Derneği (İHD) İskenderun Şubesi üyeleri, bazı siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de katılımıyla 10 Ekim 2015 sabahında Ankara Gar Alanı’nda yaşanan katliamın yıl dönümünde Sağlıklı Yaşam Parkında bir araya gelerek basın açıklaması yaptı.
Barışın tesis edilmesi için Ankara’da toplanan on binlerce yurttaşın doldurduğu alanın ardı ardına patlayan bombalarla kana bulandığını hatırlatan İnsan Hakları Derneği Şube Eşbaşkanı Coşkun Selçuk, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Bundan tam dokuz yıl önce, ülkemizi yaşanmaz hale getiren çatışma ortamının sona erdirilmesi ve barışın tesis edilmesi için emek örgütleri tüm yurttaşları “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’ için Ankara’ya davet etmişti. Bu çağrıya kulak veren on binlerce yurttaş Türkiye’nin dört bir yanından gelerek, Ankara Garı önünde buluşmuştu.
10 Ekim 2015 sabahında Ankara Gar Alanı’nda on binlerce kişi kardeşçe yan yana bulunuyordu. O karanlık dönemde hepimize umut veren bu coşkulu birliktelik saat 10’u 4 geçe birbiri ardına patlayan iki bomba ile kana bulandı. IŞİD üyesi iki canlı bomba tarafından gerçekleştirilen bu kanlı saldırı sonucunda, aralarında İskenderun’dan arkadaşımız, yoldaşımız Fevzi Sert’in de olduğu 104 arkadaşımız yaşamını yitirdi, 500’e yakın arkadaşımız yaralandı. Türkiye tarihinin en büyük kitle katliamında kaybettiğimiz bütün arkadaşlarımızı saygı ve özlemle anıyoruz.
Ülkemizde ve dünyada barış talebi çok daha önemli bir hale gelmiştir. Emperyalist ülkeler ve sömürgecilerin savaş politikaları Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmeye devam ediyor. Halklara katliamlar yaşatılıyor, binlerce sivil insan yaşamını kaybediyor, yüzbinlerce insan göç etmek zorunda kalıyor. 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas’ın insancıl hukuku çiğneyen saldırıları sonrası İsrail devleti Filistin halkına karşı tarihsel olarak yürüttüğü acımasız savaşı her türlü hukuk kuralını ve insan haklarını ihlal ederek acımasız bir boyuta taşımıştır. Son bir yıldır İsrail’in yürüttüğü bu acımasız savaş; çocuklar ve kadınlar başta olmak üzere binlerce sivil insanın katliamına yol açmış ve halen de bu boyutta devam etmektedir. İsrail devleti ise Filistin ile eş zamanlı olarak savaşı Lübnan topraklarına da taşımıştır.
Son olarak İran’ın İsrail’e füze saldırısı başlatmasıyla yaşadığımız bölgenin tamamı savaş alanına dönüşmüş durumdadır. Uluslararası sömürgeci güçler vesayet kurdukları yapılar üzerinden savaşı sürdürmenin politikalarını üretmeye devam ediyorlar. Barışı korumakla görevli olan BM ve uluslararası mekanizmalar ise yayılan bu savaşlar karşısında sessiz kalmaya devam etmektedir. Savaştan çıkarı olan güçlerin bu politikalarına karşı çıkarak Barış’ı dillendirmek ise her zamankinden daha fazla zor hale gelmektedir.
Ortadoğu’da ve yakın coğrafyamızda süren savaş ve çatışmalara karşı Barış Hakkını savunanlar her daim devlet şiddetine maruz kalmış ve suçlu ilan edilmişlerdir. Ortadoğu’da devam eden savaşın yaşadığımız coğrafyaya sıçramaması için siyasi çıkarlar nedeniyle sürdürülen gergin halin ve çatışmanın bir an önce son bulması için ciddi politik yaklaşımlar gerekmektedir. Can yakıcı şekilde kendini dayatan barışı tesis etme gerekliliği özellikle ülke içerisinde Kürt sorununun çözümü konusunda acil ve ciddi adımlar atılmasını zorunlu hale getirmiştir.
10 Ekim 2015 tarihi Barış Savunucuları için toplu yok etmeyi hatırlatan bir gündür. Barış Savunucularına yönelik İŞİD üyesi iki canlı bombanın saldırısı sonucu 104 Barış savunucusunun hayatını kaybettiği, 500’e yakın Barış Savunucusunun da yaralandığı katliamın üzerinden geçen 9 yıla rağmen bu olay aydınlatılamadı, adalet sağlanmadı olayın ardındaki devlet güçleri ve siyasi bağlantılar ortaya çıkarılmadı. Açılan davada müdahil kurumların ve avukatların en büyük sivil katliamı olan davanın “İnsanlığa Karşı İşlenen Suç” kapsamında talebi ısrarlara rağmen dikkate alınmadı. 10 Ekim Gar Katliamının 9. Yıl Dönümü vesilesiyle Katliamı unutmayacağımızı ve unutturmayacağımızı yineliyoruz.
Katliamda hayatını kaybeden Şubemiz üyesi arkadaşımız, yoldaşımız Fevzi Sert ve Barış Savunucularını bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz. Bizler insan hakları savunucuları olarak insanlığa karşı işlenmiş suç olan 10 Ekim katliamının gerçek failleri ortaya çıkarılıp yargılanana ve onarıcı adalet sağlanana kadar bu davanın takipçisi olacağız. Başta 10 Ekim Katliamı olmak üzere tüm katliamlarla yüzleşilmesi ve cezasızlık politikasının son bulması için mücadelemiz sürecektir. 10 Ekim Barış Mitinginde hayatını kaybeden Barış Savunucularının özlemi ve talebi olan Barış Hakkını her şart altında savunmaya devam edeceğiz.” (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)
