Uzman Psikolog Çiğdem Çetinkıran, İntiharı Önleme ile İlgili Önerilerde Bulundu

0
86

Uzman Psikolog Çiğdem Çetinkıran, İntiharı Önleme ile İlgili Önerilerde Bulundu

“Ailelere Düşen İlk Görev Empati Kurmak”

Son zamanlarda ülkemiz genelinde ve özellikle kentimizde yaşanan intihar olayları ile ilgili görüşlerini aldığımız Uzman Psikolog Çiğdem Çetinkıran, intihar girişimlerinin erkeklere oranla kadınlar daha fazla görüldüğüne işaret etti.

İlk olarak intiharın tanımını yapan Çetinkıran; “Bir bireyin kendi isteği ile yaşamına son vermesi intihar olarak tanımlanmaktadır. Ruhsal gerilim, ruh hastalıkları (majör depresyon, bipolar bozukluk, şizofreni), madde kullanımı, alkolizm, finansal kayıplar, çözülemeyen seksüel konular, varoluşsal boşluk, hayatı anlamlandıramama gibi durumlar intihara yol açmaktadır. İntiharlar, tamamlanmış ve tamamlanmamış intiharlar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Kişinin yaşamına son vermesi dışında kendisine zarar vermesi veya acı çektirmesi intihar olarak tanımlanmamaktadır” dedi.

Ülkemizdeki intihar oranlarından ve bunların sebeplerinden de söz eden Çetinkıran; “Kadın ve erkeklerde intihar oranlarına bakacak olursak Türkiye için, erkeklerde ortalama 35 bin iken bu kadınlarda 22 bindir. Erkek intiharlarının sonuçlanma oranları daha fazlayken bununla beraber kadınların intihar girişimleri daha fazladır. Bunun yanı sıra en sık 15-24 yaş aralığında görülmektedir. Alt başlıklara bakacak olursak; Aile içi sorunlar: 5.443, Geçim sıkıntısı: 4.801, Hastalık: 11.621, Ticari başarısızlık: 1.011, Seksüel Problemler: 2.502, Bilinmeyen: 22.645. Kısacası Türkiye’de 2002 ve 2019 yılları arasında toplam 53.425 sonuçlanmış intiharlarla karşılaşmaktayız” şeklinde konuştu.

Özellikle ergenlik döneminde görülen intihar vakalarıyla ilgili ailelerin nasıl bir tutum izlemeleri hakkında bilgiler veren Çetinkıran; “Ergenlik dönemi; kimlik arayışının olduğu, rol karmaşasının yaşandığı, kişiler arası ilişkilerde bocalamaların olduğu ve duygusal iniş çıkışların meydana geldiği dönemdir. Bu nedenle ergen bireyler biyopsikososyal değişimlerle baş etmede güçlükler çekebilirler. Burada ailelere düşen ilk görev empati kurmaktır. Yapılabilecek diğer davranışlar; etkin bir dinleme, varlığından memnun olmak, saygı duymak ve bu durumları ona iletmeleridir. Birileri tarafından ailedeki her bireyin onu anlayarak dinleyerek duygularını kabul etmesinin yanında aileden en az bir kişinin dahi bu davranışları gerçekleştirmesi durumu oldukça toparlayacaktır. Sonuçlanmamış intihar girişimi sonucunda aile bireylerinin davranışlarının bir süreliğine mükemmel olması yetersiz kalacaktır. Bunun yanında durumun var sayılması üzerine konuşulması intiharı normalleştirir gibi bir algı yanlıştır. İntihar konuşulmalıdır, duygular anlaşılmalıdır ve daha iyi bir yaşam kalitesi için ergen bireylere yol gösterici, toparlayıcı ve destekçi olunmalıdır” dedi.

Bu konuyla ilgili devletin hayata geçirdiği projeleri de anlatan Çetinkıran; “Tabii ki, Gençlik ve Spor bakanlığının hayata geçirmiş olduğu ve ruh sağlığı derneğinin sponsorluğunda 81 ilde birçok ruh sağlığı çalışanı gerekli eğitimlerden geçerek İ.M.D.A.T. (İntiharda Danışmanlık Destek Ağına Tutun) projesi hayata geçmiştir. Bu projenin hedefi 81 ilde belirli uzmanların sonuçlanmamış intiharlara gönüllü olarak psikolojik destek sağlamaktır. Sonuçlanmamış intihar girişimleri sonucu her birey ‘imdat.ruhsağlığıderneği.org’ adresine girerek oradan uzmanlarımıza ulaşabilir ve destek için başvurabilirler” dedi. (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here