Dünya’ya mal olmuş her devletin içinde iç karışıklıkların olması doğal! Yapılanlara kimi pembe der kimi kırmızı… Önemli olan renkleri birbirine karıştırmadan hareket edebilmekte! Yurdumuzda zaman içerisinde çok olaylar oluyor. Ne olursa olsun fazla dallanıp bulanmadan, sıkıntılar sağduyu ile sona eriyor. Vatandaşın tepkisine sebep veren çoğu eylemler sukut içinde son buluyor.
Yalnız yurdumuzda olmayan “terör” her ülkenin başına püsküllü bela! Dünya nüfusu hızla artıyor. İnsanlar nerdeyse birbirlerini yiyecek. Her ülkenin ekonomisi karmakarışık! Kuzey Kore açlık sendromunda. Pandemi bitti bitiyor derken, bir türlü bitmiyor. Rusya, Almanya, Hindistan şimdi de Çin ve çoğu ülkeler, hastalık ile boğuşuyor. Türkiye bir türlü 30.000 vaka altına inmiyor. Arada sırada inse bile ölüm olayları devam.
İnsanların yaptıkları bugünü kurtarmak! Yarın ne olacak meçhul! Yarınlara taşıyacağı bilgi ve beceriler milli amaçlar doğrultusundaysa sıkıntı yok. Milletimizin geleceğini sarsan çalışmalar içerisinde birlik olanlar, geçmişimizi çok iyi bilmeli ve idrak etmelidir. Devlet kadar güçlü olmanın yarattığı teveccühler altında, kendi görüntülerini zerre kadar değiştirmeyen zalim insanlar var.
Ekonomik kriz ise çok ayrı düşünülmesi gereken bir şey! Dünya kriz bunalımıyla inliyor. Bakın dünyanın en ileri devleti Amerika’ya, parasızlıktan koskoca süper devlet çatırdamaya başladı. Rahatlıkla bir olan halkı bu günlerde perişan! Aynı şeyleri Avrupa Birliği için de söylememiz mümkün.
Anlayacağınız çalışmayı kendine şiar etmeyen devletler, eninde sonunda batmaya mahkûm! Türkiye kendi içinde vatandaşlarının geleceğini çizmeye çalışıyor. Her gelen hükümetlerin bazı ilkeleri olması doğal! Bugün bu hükümet devletin başındaysa, o hükümeti sevelim veya sevmeyelim bazı ilkelerini vatan uğruna, göğüslememiz gerekir. Şayet istemiyorsak bu hükümeti seçimler geldiğinde sandıkta hesaplaşırız. Bu konuda çok temkinli adımlar atmamız gerektiği bir zamandayız. Pire için yorgan yakıldığında altımızdaki yataktan oluruz.
Kendi içimizde barındırdığımız vatan hainleri hiç boş durmuyor. Bir an evvel Türkiye Cumhuriyetinin parçalanması için sinsice mücadeledeler var. Şimdilerde sessiz gibi kalsalar, ellerine geçirdikleri fırsatta yakacak yıkacaklar. Çünkü onların hedefleri belli! Arap baharı altında debelleşen Suriye devletinde yer kapmaktı ama velakin art niyetli insanların korkunç tezgâhları yurdumuzda tutmadı.
İç karışıklık çıktığı an onlar kendilerince başarılı olacaklarını sandılar. Türkiye’nin parçalanma safhasında kendilerine çok özel pay çıkartanlar beklemede! Dünkü gibi Arap baharı gündemde değil, yarınlarda ne olur olmaz düşünceleriyle şimdi biraz şaşırmış vaziyetteler. Devamlı şekilde sinsice planlarını devreye sokmak hedefleri…
Türkiye son yıllarda yabancı yatırımcılarla iş birliği içerisinde! Yatırımcıların gözlerini korkutmak için her yolu deneyecekler. Türkiye’nin büyümesi güçlenmesi onların işine gelmez. Yanı başımızda duran devletlerin içten içe çöküşlerini seyrederken, yorgun devletimizin gücü karşısında neden suskun kalıyoruz. Bu milletin savaştan çıkmasına daha yetmiş sene oldu. Her türlü engellemeleri kendi içerisinde halletmesini bilen Türkiye, bugün kim ne derse desin belli bir şahlanış içerisinde. Türkiye baştan sona yenilikler hamlesinde!
Seçimler demokrasimizin olmaz ise olmazı! Çalışan, kendini doğru anlatan ne olursa olsun ipi göğüsler. Nice hükümetler seçti göreve getirdi bu millet.
İşte dediğim gibi bizi boş bırakmayacaklar, güçlendiğimizi hissettikleri an başımıza balyoz gibi vuracak olanlar kim? Kim olacak yetmiş sene evvel bizi parçalayıp paylaşmaya kalkışanlar. Şimdi nerede onlar, nerede olacaklar karşımızda Avrupa Birliğindeler! Aslında bizlere ayrımcılık hikâyelerini aşılayan da onlar. Ellerinden gelen her türlü melanetliği yapıyorlar. Askerimizi, Güvenlik güçlerimizi ve sivil halkımızı hedef alan bu kanı bozukların, hedeflenip bize kilitlendikleri yer Avrupa. Türkiye devletinin gücünü kaybettiği anı boşuna bekleyecekler.
Demokrasi varsa hür teşebbüste vardır ve “bu ülke varsa biz varız” diyenlerindir. İnanç toplumların birlikteliğini dışa vuran en yegâne birleşimdir. Türkiye Vatanına inançlı insanların yer aldığı özel bir ülkedir. Bir partinin başkanına kendi ülke topraklarımızda burası KÜRDİSTAN diyebiliyor ve parti başkanı buna hiç sesini çıkartmıyorsa, bir milletvekili çıkıp şehit ailesine küfürlü konuşuyorsa, gelişmeler karşısında ne diyeceğimi bilmiyorum.
