Spor Yapanlar Huzurlu Olurlar (4)

0
29

Değerli okurlarım, bayanlara sunduğum egzersizle ilgili bir paragrafım daha olacak. Burada da oldukça bilinçli olmak gerekiyor. Egzersizden sonra, hemen her şey bitmiyor. Kaybedilen suyu telafi etmek ve duşu ihmal etmemek gerekiyor. Önerilerimiz bitmedi ama uygulanırsa bu kadarı da yeterli.

Tekrar etmekte yarar var diye düşünüyorum. İdman veya egzersiz ne yaparsanız yapın ama mutlaka vücudun kaybettiği su oranını telafi etmelisiniz. Güzel bir fiziğe, muhteşem bir görüntüye sahip olmak isteyen bayanlar günlük egzersizden sonra, iki küçük şişe doğal maden suyu, 7-8 bardak fazla soğuk olmayan su, iki fincan da ada çayı içmelidirler. Sonucunu gözlerinizle göreceksiniz.

Spor veya egzersiz yapmanın amacı, biraz da kilo ile doğru orantılıdır. Tabakların en büyüğünü seçerken kilo alacağımızı düşünmüyoruz, daha sonra da zayıflamak için tekrar para harcıyoruz. Bir şeyin iyisine de kötüsüne de gözümüzü kırpmadan paramızı veriyoruz ama bunun da bir çözümü olmalı.

Şimdi, kilo vermeye çok arzulu olanlarla, mütenasip bir vücuda sahip olmak isteyenlere -erkek ya da kadın, kim olursa olsun- müthiş bir önerim var. Spor yapmayı sevmeyenler ile spor için müsait yerleri bulunmayanlar da bu önerime kulak versinler. Öncelikle iki önemli noktaya dikkat çekmek istiyorum.

Tabakaların en küçüğünü seçin. Üç beyaza fazla itibar edip, yanınıza yaklaştırmayın. Akşam yemeğini erken yiyin ve erken uyumayı düşünmeyin. Bunların yanı sıra günlük taze biberlerin acılarını seçin. Yeşil-Kırmızı fark etmez ama kırmızı olması tavsiye edilir. Ağzınızın yanmasına aldırmadan yiyin. Yemek yerken onları tüketeceksiniz demek istiyorum. Bu uygulamalardan kısa süre sonra neler olacağını fark edecek ve muhtemelen bana teşekkür edeceksiniz. Acı biber sayesinde uzun yıllar kilomu muhafaza ediyorum inanın. Bu anlattıklarım hem masrafsız, hem de sonuca etkili rejim şeklidir. Bu şekilde kilo veren çok dostlarım var.

Makalemizin bu bölümünde sporcuların istenmeyen sakatlıklarından söz etmek istiyorum. Bu sakatlıkların kategorisi olmaz, sakatlık sakatlıktır. Bir futbolcu düşünelim ki; düzenli bir uykusu yoksa, aldığı gıdalar derme çatmaysa, antrenmanlara gerekli performansı göstermiyorsa, gece hayatı varsa… Bu gibi sporculara, müsabaka esnasında rakiplerinin sert girmesi gerekmez. Ayağı kayıp yere düşse bile sakatlanır. Çünkü bu futbolcunun kondisyonu sıfır altı seyretmektedir. Vücudundaki yağ oranı alabildiğine fazladır.

Bu söylediklerim sadece futbolda sonbaharı yaşayanlarda görülmez. Maalesef dikkatsiz genç sporcularımızda da bu olumsuzluklar yaşanmaktadır. Bunlar eğitimsizlikten, kültür noksanlığından kaynaklanır.

Bir de soğutucu olarak sprey varsa!… Bizim zamanımızda adı bile yoktu. Takım uğruna, renk aşkına 90 dakikayı çıkarmayı amaçlardık. O dönemde ‘Delikanlı futbolcu’ her zaman revaçtaydı. Şimdikilere bakıyorum da! Kendi açılarından haklıdırlar diye düşünüyorum.

Futbolu güzelleştiren stat, seyirci, zemin değildir. Futbolu güzelleştiren futbolculardır. Futbolcular iyi niyetli olmalı. Çalıştırıcılar da sorumluluk üstlenmelidir. Balçık gibi sahada topa hükmeden ağabeylerimi saygıyla ve rahmetle anıyorum. Onlar biyonik adam değillerdi, şimdikiler gibi insandı. “Tüfek çıktı mertlik bozuldu” diyorlar ya onun gibi bir şey.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here