Eğitim-Sen Samandağ Şubesi, “Covid 19” ya da diğer adı ile Coronavirüs vakasına dikkat çekti. Samandağ Eğitim Sen; her geçen gün vakaların katlanarak artmakta olduğunu belirterek “Evde Kal, Evde Tut” şiarıyla açıklamada bulundu.
Corona Virüsün ülkemizdeki günlük artış oranının, yapılan testler sınırlı olmasına rağmen çoğu ülkeyi geride bırakma eğilimine girdiğinin belirtildiği açıklamada; “Konunun uzmanları ve özellikle TTB başta olmak üzere sağlık emekçileri, yapılan test sayısının yeterli olmadığını, gerçek sayılara ulaşabilmek için açıklanan sayıların en az 10 ile çarpılması gerektiğini, buna halkımızın “bende bir şey yok ya da bana bir şey olmaz” şeklindeki eğilimi de katıldığında tablonun ne kadar vahim olabileceğini gözler önüne sermektedir.
Özellikle işsiz, güvencesiz, gündelikçiler ve mevsimlik işçiler hariç, büyük çoğunluğu asgari ücretin de altında bir yaşam standardına sahip insanların olduğu, dolayısı ile asgari yaşam standardına bile sahip olmadığı bir ülkede hijyen başta olmak üzere bünyeyi güçlü kılacak temel besinlere ekonomik olarak erişimin nedenli zor ve bağışıklık sisteminin ne denli zayıf olduğu da düşünüldüğünde, önümüzdeki bir ay içinde tablonun neye evirileceğini tahmin etmek güç değildir” denildi.
‘Evde kal’ çağrılarının isabetli ancak yeterli olmadığının vurgulandığı açıklamada; “Evde kalmanın ekonomik koşulları devletçe ya da yerellerde kurulacak kriz masalarınca sağlandığında veya garanti altına alındığında halkımızın buna riayet edeceğine yönelik kuşkumuz yoktur. Ancak bu sağlanmadığında hem halkı eve kapatmak hem de salgının önüne geçmek o oranda zorlaşacaktır ve zorlaşmaktadır. Hesap edildiğinde Virüse yakalanmış her bir bireyin yaşadığı ve yaşattığı bedensel, ekonomik, sosyal ve ruhsal yıkımlar haricinde sırf tedavi maliyetinin, ona sağlanacak koruma amaçlı önlem paketi maliyetinden kat be kat fazla olduğu görülecektir.
Dahası, uzmanların, TTB’nin ve sağlık emekçilerinin net tespiti üzeri, bugün değil salgın ile mücadele devlet ve üniversite hastanelerinin olağan sağlık hizmeti vermekte bile zorlandığı bir dönemde, salgının kontrol edilemez bir aşamaya gelmesi sağlık sisteminin çökmesi anlamına gelecektir ki, bu durum altından kalkılamayacak yıkımlara neden olacak ve özellikle bu gün çoğunluğun halk sağlığı için talep ettiği ekonomik tutarın kat be kat fazlasını ekonomiye yük olarak bindirecektir. Amacımız felaket tellallığı asla değildir. Daha öncede buradan ve basından yaptığımız açıklamamızda bu zor sürecin ancak birlikte ve ortak akılla aşılabileceğine ve bu süreçte bizlere bir görev düşerse bundan geri durmayacağımıza yönelik çağrılarımız olmuş ancak yerel erklerce bu çağrıya bir yanıt gelmemiştir” ifadelerine yer verildi.
Eğitim Sen Samandağ Şubesi, önerlerini de maddeler halinde şu şekilde sıraladı; “-Acilen, Ekonomik ve sosyal koşulları (iş garantileri dahil) sağlanarak ülke genelinde nisan sonuna kadar sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi ya da illere (il özel idaresi kanununda var) vaka artış ve ciddiyetine bağlı olarak bu yetkinin verilmesi,
-Özellikle hızla yayılan söylentilerin önüne geçebilmek için sürecin ve şeffaf işletilmesi, il il ve ilçe ilçe verilerin günlük halkla paylaşılması,
-Günlük test sayısının en az on katına çıkarılması ve kolaylaştırılması
-Bulgulara göre karantinaların ciddiyetle takibi
-Bu süreçte canı pahasına çaba harcayan Sağlık çalışanlarının ve bilim insanları ile temsilcilerinin her uyarı ve talebinin emir telakki edilmesi
-İl ve ilçeler ile merkezi düzeyde her kurumun temsilcilerinin kriz yönetim sürecine dahil edilmesi son derece önemlidir.
Halkımıza çağrımızdır; Yukarıda yaptığımız açıklamanın ve içerdiği taleplerin hiç birinin karşılanmaması durumunda bile “Evde Kal” çağrımız geçerlidir. Bu süreçte doğacak eksikliğin dayanışma ile en aza indirileceği konusunda halkımıza güvenimiz tamdır. Dayanışmada Kalın.” (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)