Değerli okurlarım, hayatın kaç yüzü vardır? Bir mi, birkaç mı, pek çok mu? Acaba bunların ne kadarını görebiliriz? Karanlıkta nasıldır, aydınlıkta nasıldır? Hayatın mevcut yüzlerinin kaçını görebiliyoruz? Ne kadarını biliyoruz? Ne kadarı aynanın sırları içinde gizli? Düşündüklerimiz, algılayabildiklerimiz hayatın kaçta kaçına tekabül etmektedir?
Görüntüler, sesler medeniyetle iç içe olanlar ve medeniyete çok uzaktan bakanlar… Bunlar hayatı ve onun ilkelerini özümleyebiliyorlar mı? Görmek, duymak, hissetmek istemediklerimiz, içinde bulunduğumuz yaşamın hangi yüzünü oluşturuyor?
Bizimle ama bizsiz; içimizde, aramızda, yanı başımızda olup da görmezlikten, duymazlıktan geldiklerimiz, ilkelere olan yatkınlıkları hangi aşamadadır, hayatın neresindedirler? Kıyısında mı, köşesinde mi, ortasında mı? Nerede olursa olsunlar, ilkeli olmaya özen gösteriyorlar mı?
Şöyle bir baktığımızda ya da haklarında konuştuğumuzda, “Allah korusun” diyerek elimizi tahtaya vurduğumuz, bu ilkesizlik gerçeğiyle yüzleşmek için kişinin kendisinin ya da yakınlarının ilkesiz mi olması gerekiyor? Neden bu kadar duyarsızız ve ilkeleri içimize işleyemiyoruz? Bu konuda neden atak değiliz? İlkesiz insan, ilkesiz toplum olur mu? Bunu gerçekleştirmek için illa ki acı mı çekmemiz gerekiyor?
Konumuz, doğrudan engelliler değil ama şu aşamada gerekliliğine anandım ve onun için de bir paragraf düşmek zorundayım.
Ülkemizde 75-80 milyon civarında insan yaşamaktadır. Fakat genel seçimlerde daha fazla gözüküyor ya, işte buna bir türlü aklım ermiyor. Bunu nasıl beceriyorlar? O kişileri nereden buluyorlar? Hayret doğrusu. Zaten bizim sorunumuz değil. Biz şu anda spor yazıyoruz.
Nüfusumuzun %9’unun da engelli olduğunu hepimiz biliyoruz. Bizi üzen ve hayrete düşüren nedir biliyor musunuz? Koca Türkiye, Pralimpik Oyunları’nda sadece 8 sporcu ve iki gazeteci ile mi temsil edilmeli? Bize bunun izahını kimler yapacak? Engellilerimizi saklayarak, onları “YOK” kabul ederek onlardan kurtulacağımızı mı ya da kulağımızın yumuşak yerini sıkıp, tahtayı tıklayarak, bir gün onlar gibi olmayacağımızı mı düşünüyoruz?
Engelli müsabakalarında bir bayram var. Oralar bayram yeri ve bütün dünya orada. O muhteşem bayrama iştirak ediyorlar ve engellileri alkışlıyor… Türkiye Nerede?
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
