Kısır Döngülü Siyaset

0
84

Siyaset neydi, ne oldu? Basitleşti, kalitesi çok düştü. Bir zamanlar siyaset, eksik ve aksaklığına rağmen evcildi, iyi kötü yoluna devam ediyordu. Ama günümüzde yabanileşti.

Siyasetin doğallığı tükenmiş, kaybolmuş… Çok şeylerin ama boş şeylerin konuşulduğu bir kurum durumuna düşmüş. Ne yazık ki, bizdeki siyaset son yıllarda en güvenilir kurumlar sıralamasında en alt sıralara gerilemiş, neredeyse dibi boylayacak.

Siyasetin gereği olarak hizmet üretilir, icraatlar hayata geçirilir. Ancak günümüzün siyaset anlayışında “gerginlikler” tırmandırılıyor, pompalanıyor.

İşte günlük hayatımızı meşgul eden ve siyasetin dilinden düşmeyen çoğu olumsuzluk içeren sözcükler.

Yalan, iftira, çamur atma, hakaret, kavga, dövüş, küfür… Sataşma, gerginlik, kıskançlık, çekememezlik… Makam, mevki, çıkarcılık, para, güç, kibir, ihtiras…

Dargınlık, küskünlük, kırgınlık, kızgınlık, hoşgörüsüzlük, tahammülsüzlük, tutarsızlık, çelişki, aşağılama, küçümseme, karalama… Demagoji, popülizm, lobi, önyargı, kurnazlık, pişkinlik…

Liyakat, sadakat, yalakalık, dalkavukluk, dedikodu, ikiyüzlülük, ihanet… Rant, ihaleye fesat karıştırmak, rüşvet, yolsuzluk, usulsüzlük, kayırmacılık, doyumsuzluk, israf, vurgun, talan, yağmacılık…

Günlük siyaset; sayıları 70-80’i aşmayan sözcüklerin etrafında dönüp dolaşıyor. Bunlarla zaman ve enerjimizi boşuna tüketiyoruz. Kullanılan kulak tırmalayıcı ifadelerin arasına özellikle bu ve benzeri sözcükler seçilerek topluma servis ediliyor.

Siyasetçiler iğneleyici ve incitici gerginlik yaratan yüksek dozlu ağır sözleri sarf ettikçe, toplum da bu olumsuzluklardan çok etkileniyor. Sert üslup gerginliği iyice arttırıyor. En basit bir eleştiri dahi havadan nem kapmaya yeterli bir sebep sayılıyor.

Fırsat bu fırsat sözlü saldırılar hemen devreye giriyor. Atış serbest, durumdan vazife çıkaranlar ağzına geleni sayıp sövüyor, açıyor ağzını yumuyor gözünü… Bundan dolayıdır ki, siyasetin içi-dışı birbirine karışmış vaziyettedir. Gündem oluşturularak her yol deneniyor. Amaç bellidir, oy avcılığından başka bir şey değildir.

Zehir zemberekli hırçın siyaset… Üslupta aşırıya kaçma zafiyeti… Genetiği değiştirilmiş hormonlu sözler… Aşırı dozlu ifadeler… Freni bozuk davranışlar… Nezaket sınırlarını aşan argolu söz düellosu… Tehditler, meydan okumalar… Siyasetin ham maddesi olan gerginlikten yararlanma girişimleri… Gürültülü patırtılı bir seçim havasıyla oy kapma hevesleri…

Aslında siyasetin temelinde ülke yararına her derde derman bulmak yatar. Millete eğlenceli bir festival havasında doyasıya seçim heyecanı yaşatmak varken, neden kısır döngülü siyasete el avuç açılarak sorumsuzluğa meydan veriliyor?

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here