Hatay Fikir Kulübü Başkanı Erol Aygen’den ‘Çapulcu’ Açıklaması!
Son günlerde tüm yurt genelinde yapılan eylemlere katılanlara çapulcu benzetmesinin yapılması tartışmalara neden olurken, Hatay Fikir Kulübü Başkanı Erol Aygen bu tartışmalara farklı bir boyut kazandırdı.
Çapulcu kelimesinin Türk Dil Kurumunun son yayınladığı lügatindeki anlamıyla, internet ortamında sorgulandığında çıkan anlamının farklılık gösterdiğini savunan Aygen, bu tür durumların TDK’yı yıpratacağını öne sürdü.
Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan ve tüm mirasını bıraktığı TDK’nın korunmasına gerektiğine işaret eden Aygen; “Böylesine saygın ve devasa bütçeli Atatürk’ün mirası olan TDK zaman zaman siyasi müdahalelerin yapılması, bu kurumumuzun güvenirliliğini azaltmakta bu nedenle milletimizi de oldukça rahatsız eder boyutlara ulaştığına tanıklık etmekteyiz.
Nitekim Mayıs ayı sonlarında başlayan Taksim olaylarında, Sayın Başbakanımızın eylem yapanlara çapulcular ifadesini kullanması büyük bir tepki oluşturmuştu. Geçtiğimiz günlerde ise Sayın Başbakanımız ‘Ben bu ifadeyi kullanınca rahatsız olmuşlar. Eğer çok rahatsız oldularsa lügate baksınlar çapulcu kime denir diye. Oraya bakıldığı zaman, Başbakanın ne kadar isabetli bir ifade kullandığını görecekler. Yakan, yıkan, saldıranlara çapulcu denir’ ifadesini kullanmıştı.
Web Sitesinde Yumuşatıcı Bir Tanım Getirilmiş
Hal böyle iken; TDK son 2011 tarihinde 11’ci baskısı olan yaklaşık 2300 sayfalık Türkçe Sözlük kitabında, Çapulcu’nun anlamını ‘Başkasının Malını Alan, Yağma Talan Eden Kimse, Talancı, Yağmacı’ olarak tanımlanmış. TDK web sitesinde ise çapulcu kelimesini sorgularsanız, oldukça yumuşatıcı bir tanım getirilerek ‘Düzene Aykırı Davranışlarda Bulunan, Düzeni Bozan’ şeklinde çok farklı bir anlam ortaya konmuştur.
TDK’nun 2011 yılı son baskısında 2300 sayfada yer alan her bir sözcüğün karşıtını www.tdk.gov.tr adresinden sorguladığımızda basılı sözlüğü doğruladığını, ancak Çapulcu sözcüğünü sorguladığımızda, basılı sözlüğe göre farklı bir anlam ile karşılaşmaktayız. Bu durum ulu önderimiz Atatürk’ün bizlere armağan ve miras bıraktığı TDK’ya karşı güven ve saygınlığımızı da yıpratır noktalara getirmektedir. Bu nedenle TDK partiler üstü bir politikayla korunmalı, bu kurala uymayan yöneticiler ise Atatürk’ün mirasından derhal uzaklaştırılmalıdırlar” dedi.
