Makaleme geçmiş yıllarda yaşadığım tatlı bir anımla başlamak istiyorum. 1968 yılının sonbaharının güneşli bir Pazar günüydü… İskenderun’da bulunan okul arkadaşlarımızla birlikte bisikletlerimize binerek, Karayılan beldesinin tam karşısında, sahile doğru genişleyen tarlaların denizle birleştiği yerde, her zamanki gibi piknik yapacağımız alana geldik. Kimimiz balık tutacağımız oltaları düzenlerken, kimilerimizde sabah kahvaltılıkları hazırlamaya başladı.
Bir ara bir araç tamda yakınımızda durdu ve içinden bir kaç kişi çıkarak bizlere seslendi. ‘…Çocuklar biz burada çalışmalar yapıyoruz sizler sahile doğru gidin!..’ dedi. İster istemez arkadaşlarımızla birlikte oluşan olaylar karşısında bir anda şaşırdık. Her yıl arkadaşlarla birkaç kez gelip eğlenerek, hoş vakitler geçirdiğimiz bu yerler şimdi yasaklanmış. Peki neden yasaklandı buralar diye sorduğumuzda, görevli bize ‘Vallahi bu alana Demir Çelik fabrikası kurulacak bakın ilerdeki yerlerde hafriyatlar zaten yapılıyor…’ dediğinde hakikaten devasa iş makinelerin biri geliyor biri gidiyordu.
Çaresiz sahile doğru gittik ve çocukluğumuzun geçtiği yerlere dönerek son bir kez şöyle baktık iç geçirdik. Çalışmalar daha sonra çok hızlandı alt yapı bittikten sonra 3 Ekim 1970 günü ilk temel atıldı. Derken 28 Aralık 1975 günü T.C. Başbakanı Süleyman DEMİREL ve Sovyet Başbakanı Aleksey KOSİGİN tarafından İskenderun Demir Çelik Fabrikası hizmete girdi. Açılışta bende oradaydım. Açılan pankartlarda fabrikanın isminin İskenderun Demir Çelik yerine Payas Demir Çelik olmasını ön gören protestoculara, Demirel şöyle bir baktı ve ardından onlara hitaben gülerek şu şekilde seslendi:
“…Şimdi siz öndekiler indirin şu yazdıklarınızı, niye böyle yazıyorsunuz? Bugün Türkiye önemli bir fabrikasını hizmete açıyor. Bugün itibari ile Türkiye’nin %14 ham çeliğini üretecek olan bu tesisler, Türkiye’nin ve Türk insanının öz be öz malıdır. Demir Çelik buralara yan sanayi kuruluşlarını da beraberinde getirecek. Sizler bölge insanı olarak, buraya sahip çıkın yarın tam manası ile fabrika çalışmaya başladığında çevreniz hızla değişecek. Çocuklarınız ve torunlarınız işte o zaman yeni bir Türkiye’ye merhaba diyeceklerdir’…”
Ömür hızla geçiyor ama teknolojiler hiç boş durmuyor. Sn. Süleyman Demirel’den sonra çok seneler geçti. Yıl 2018, İsdemir almış başını gitmiş onu durdurmaya şimdi yürekler yetmez. Açılış zamanındaki Başbakan Demirel’in söylediği sözler yerine oturmuş. Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız Sn. Süleyman Demirel’i makalemden saygı ile anıyor ve Allah’tan Rahmetler diliyorum. İyi ki Demir Çelik fabrikasını bölgemize taşımış ve bölgemizi ve yurdumuzu ihya etmiş.
Demir Çelik fabrikasından İsdemir’e varıncaya dek onlarca genel müdürler geldi geçti. Yüzlerce üst düzey çalışanları oldu. Binlerce çalışanları bu fabrikaya emek sarf etti. Benim de on senem onun varlığıyla geçti. Hem boksörüydüm hem de boks hocasıydım. Ayrıca fabrikada az terim akmadı. Cemile’nin soğutma sistemlerini 01, 03 binalarını yapan olarak bugün için çok gururluyum. Hayatta olanları saygı ile selamlıyor, aramızdan ayrılanlara da rahmetler diliyorum.
İsdemir’den önce vasat yerleşim bölgeleri olan Karayılan, Payas, Dörtyol, Erzin, Osmaniye, İskenderun ve çevreleri İsdemir’le beraber hızla gelişti. İSDEMİR’de Yassı üretimin gerçekleşmesiyle, Ortadoğu’nun ve Dünya Çelik üreticilerinin en gözde ve stratejik bölgesi konumunda yer almaya başladı! Yıllar geçtikçe İsdemir ile birlikte Osmaniye’den tutun Antakya ovalarına kadar bulunan tüm atıl araziler hızla değer kazandı. Kısmet olur Hassa Tünelinin yapımı gerçekleştiğinde, bölgemin Dünya’ya bakış açısı daha da değişecek. Savaşların bitimi bölgemizi pilot bölge konumuna sokacak.
İskenderun eski İskenderun olmaktan çıktı. Dünya coğrafyasında yer tutan ismi şimdilerde İsdemir olarak anılıyor. Bu gelişmeleri duyup işittiğimde memleket insanı olarak gururlanmamak elde mi? Türkiye’de yassı çelik ile üretim yapacak olan otomotiv, boru, beyaz eşya ve gemi sanayisiyle ilgilenen tüm kurum ve kuruluşlar şimdi bölgemde. Eskiden yurdumuzda Erdemir vardı, şimdi çelik bayrağını kardeşi İsdemir ile birlikte daha şanlı şekilde Dünya’ya dalgalandırıyor. Yan kuruluşlar onu örnek alarak yurt istihdamına katkılar sağlıyorlar. İsdemir bir zaman önce tökezledi. Hatta durma noktasındayken, özelleştirme imdadına yetişti. Erdemir’in konularında uzman ekibiyle yeniden hayat buldu.
Üretim’de harikalar yaratan İsdemir; şimdi ne yapacağını bilen uzman üst düzey idarecileriyle yürüyerek değil, koşarak hedeflerine ulaşıyor. Yurdumun değil Dünyanın gözleri yeniden İsdemir üzerine yoğunlaştı. Demir Çelik konusunda Dünya lideri olan Çin dahi şimdi bu gelişmelerden rahatsız! Dahası bizlerden ürker halde!
Konusunda gündem kapatan İsdemir’e cevap şanlı ordumuzun bir kuruluşu olan OYAK’tan geldi. “…Çalışmak ve sonuçlarında en güzelini ortaya koymak Türk milletinin mayasındadır…” Disiplin TÜRK örf ve adetlerinin vazgeçilmezidir. Disiplin başarı demektir.
İSDEMİR’in başarılarını ömrümün sonuna kadar alkışlayacak ve destekleyeceğim. İSDEMİR, iyi ki bölgemizde doğdun. Doğum günün Türkiye ve Dünya’ya hayırlı uğurlu olsun. Her Aralık ayı geldiğinde bende olduğu gibi bölgem adına da sevinçler oluşur. İsdemir Genel Müdürü Sn. Mesut Keyifli nezdinde, tüm İsdemir’lilerin doğum gününü en derin saygı ve sevgilerimle kutluyorum.
Foto: www.alamy.com
