Hüseyin Güler; “Emeklinin Maaşına Gerçek Enflasyon Yansıtılmalıdır”

0
113

DİSK-Tüm Emekliler Sendikası İskenderun Şube Başkanı Hüseyin Güler; “Emeklinin Maaşına Gerçek Enflasyon Yansıtılmalıdır”

DİSK-Tüm Emekliler Sendikası İskenderun Şube Başkanı Hüseyin Güler, kasım ayı enflasyon oranlarının açıklanmasının ardından değerlendirmelerde bulunurken, rakamların gerçeği yansıtmadığını savundu.

Ortaya çıkacak olan 6 aylık toplam enflasyonun, 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren emekli, çalışan milyonlarca yurttaşın maaşlarına artış olarak yansıtılacağını hatırlatan Güler, bu nedenle dört aydır sürekli yükselen enflasyonun kasım ayında birden bire düşürüldüğünü iddia etti. Güler; “Kasım ayı enflasyon oranları açıklandı. Her ne hikmetse, 4 aydır, üst üste yükselme rekorları kıran enflasyon, tılsımlı bir değnek değmiş gibi, aylık bazda yüzde 1.44 geriledi. Bu düşüşle, 1 Temmuz, 31 Ekim tarihleri arasını kapsayan 4 aylık dönem için, Ekim ayında açıklanmış olan yüzde 12.79 oranı, 5 aylık toplamda Yüzde 10.6’ya gerilemiş oldu. Bu orana Aralık ayı enflasyon oranı da eklendikten sonra ortaya çıkacak olan 6 aylık toplam enflasyon, 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren emekli, çalışan milyonlarca yurttaşın maaşlarına artış olarak yansıtılacaktır. Hesap gayet açık değil mi? 12.79’dan 10.6’ya gerilemiş enflasyon, bir miktarda Aralık’ta düşerse alın size emekçilerden kesilen milyarlarca lira kaynak. Başka kaynak arayışına girmeye, başta saray, kamu harcamalarında kısıntıya gitmeye veya sermayeden vergi istemeye ne hacet var” şeklinde konuştu.

Ağustos ayında döviz kurlarında yaşanan sert yükselişle birlikte iğneden ipliğe her şeye yüksek oranlarda zam gelmişken ve Üretici Fiyat Endeksinde (ÜFE) yüksek artış meydana gelmişken, enflasyonun yılbaşına bir ay kala düşmüş açıklanmasının asla tesadüf olmadığını savunan Güler; “Bir başka değişle, bu düşüş yıllardır, kapalı kapılar ardında yazılan bir senaryonun yeniden sahneye konmasından başka bir şey değildir.  Birkaç gün önce Hazine ve Maliye bakanı Berat Albayrak, aldığımız ekonomik tedbirlerin etkisiyle, Kasım ve Aralık aylarında enflasyon düşecek demişti. Ancak bakan bey hangi tedbirleri aldıklarını açıklamazken, hiçbir gazetecide cesaret edip bakan beye hangi tedbirleri aldınız diye sormamıştı. Şimdi biz buradan soralım; Sayın Bakan, 1 ayda ne değişti? Ülke de sanayi ve tarımda üretim yükselişe mi geçti? Türk Lirası değer mi kazandı? Türkiye’nin milyarlarca dolar dış borcu mu sıfırlandı? Temel tüketim ürünlerinin fiyatları kriz öncesine mi geriledi? Bunların hiçbiri olmadıysa, Eylül ve Ekim aylarında gerçekleşen yüksek ÜFE oranlarının etkisiyle yukarı tırmanacağı, ekonomistler tarafından dile getirilen TÜFE nasıl düştü. 

Açıklanan oranlara baktığımızda yıl içinde müdahale edilmeyerek, fahiş fiyat artışlarıyla, sermayenin rant sağlaması teşvik edilirken, yıl sonuna yaklaşıldığında yaklaşık 1 aydır, enflasyonla top yekun mücadele spotu ile gece gündüz, TV’lerde, kentlerin  meydan ve caddelerinde billboardlarda halkın gözünün içine sokulurcasına, yapılan kampanyanın amacı, Hazine ve Maliye Bakanının açıklamasında belirttiği üzere, enflasyon Kasım ve Aralık aylarında düştü algısıyla toplumu buna inandırmak olduğu gayet açıktır. En büyük düşüşün yüzde 6.46 ile ulaştırmada yaşandığı açıklanırken, mutfakların baş ürünleri soğan ve patates başta olmak üzere, gıda ürünlerindeki artış buharlaşıp uçtu mu? diye sormadan edemiyor insan. Enflasyon sepetinde yer alan ürün grupları bazında değerlendirme yapıldığında da, nasıl bir oyun oynandığını görmek mümkündür. Nitekim sepette yer alan 407 üründen 108’inde düşüş yaşanırken, bunun iki buçuk katı olan 261 ürünün fiyatı artmış, 38 ürünün fiyatı ise sabit kalmış. Soru şu; bu 108 ürün ne kadar düştü ki 261 üründeki artışı kapattığı gibi, enflasyonu önceki ayın yüzde 1.44 altına çekebildi. Kaldı ki bu 108 ürünün fiyatının düştüğü açıklamasının gerçek olup olmadığı da tartışmalıdır. Bir soruda daha, Kasım ayı sonu itibariyle, yıllık enflasyonun yüzde 21 seviyesine gerilediği açıklanırken, harç ve vergi bedelleri neden yüzde 24, Cumhurbaşkanının maaşı yüzde 26 artırılıyor. 

Bu açıklamamızdan hiç kimse, bizim ekonominin iyiye gitmesinden ve bu iyiye gidiş sonucu enflasyonun düşmesinden rahatsızlık duyduğumuz sonucunu çıkarmasın. Bilakis yaşadığımız ülke Türkiye’nin ekonomisinin iyiye gitmesi ve enflasyonun düşmesi, en çok yüksek enflasyonun mağdur ettiği bizleri sevindirecektir. Ancak, piyasada yaşanan yüksek enflasyon milyonlarca emeklinin sefaletini günden güne artırırken, yılbaşında verilecek maaş artışlarını aşağı çekmek için, ayak oyunlarıyla enflasyonun düştüğünü açıklamak, hayatın gerçekleri ile örtüşmeyen bilim dışı bir açıklamadır.

Tüm emekliler ile emekçileri, 2019 yılı maaş zamlarını aşağı çekmek amacıyla, düşmemiş, hatta yükselmeye devam ettiği piyasa verileri ile gayet açık olan enflasyonu, düşmüş gösterenlere karşı önümüzdeki günlerde vereceğimiz mücadelelerde yanımızda olmaya ve emek düşmanlarına dur demeye çağırıyoruz” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here