2’ci Hatay Kitap Fuarı

0
126

Sol Tarafım Kahkaha Sağ Tarafım   Hüzün. Eh Bizde Buyduk Zaten…

Günaydın sevgili okuyucularım, nasılsınız bu sabah? Hatay 2. Kitap fuarının yankıları devam ediyor. Önceden de söylediğim gibi son iki gün ancak bendeniz orada bulundum, “Zehra”yı okuyucuları ile buluşturabilmek için. Fuara ilgi çok güzeldi,  her ne kadar çoğu insanlar kitapların önünden kaçarcasına geçip gidiyor olsalar da ilgileneler yüz güldürücüydü.

Ve bendeniz çok güldüm iki gün boyunca  oysa  unutmuştum böyle kaygısız kahkaha atmayı. Zehra’nın doğumu ve sürede yaşadığımız can acıtan ayrılıklar, neşemizi, sevincimizi allak bullak etmişti. Zaten çoktan beri bu can acıtan ayrılıklar yaşanıyordu. Ve bizler her ne kadar yaşamaya onlarla her şey  olağanmış gibi yaşamaya devam ettik ise de aslında hiçbir şey aynı değildi ve o içinize atmadığınızı, açık seçik yaşadığınızı sandığınız  o her şey gülüşünüzü, kahkahanızı almış sizden hiç çaktırmadan.

İşte sevgili arkadaşım Fatih  Kurt  “SANA HECELER    ÇALACAĞIM  GÖKLERDEN   İNEN” Şiir   Kitabının yazarı  aynı zamanda Zehra’nın editörü. Neşeli, yapıcı, düşündürücü ve samimi tavırları ile okuyucu ile yazar arasındaki o korkulu kaçışı büyük ölçüde kırmayı başardı.

Kitap stantlarının önünden başları dik sanki etraflarından habersizmiş gibi geçip giden gençleri, orta yaşlıları, çocukları “Merhaba bakar mısınız? Almanız şart değil ama şu şiir kitabını bir tutun, korkmayın  ve herhangi bir sayfadan kısa  bir şiir okuyun  içinizden” diyerek nerdeyse 500 kişiye kitabından dizeler okutmayı  başardı. Ve bu sayede  “ben şiir sevmem” diyenlerin ön yargılarını kırdı. Bu sayede de baya bir kitap alışverişi oldu. O kadar güzel   bir şeydi ki ister istemez neşeleniyorsunuz, insanlar soru sormaya başlıyor, aradaki kopukluk güzel bir samimiyete dönüyor, güzel görüntüler çıkıyor ortaya. Ve bununla yetinmiyor “şiir kitabını almak isteyenlere” satmıyorum Zehra’yı da almanız gerekiyor diyerek herkesi gülmekten kırıyordu. Ve gerçekten Zehra onun sayesinde “Gökten Hece Çalan” hırsıza eşlik etti  yani.

Gerçekten çok uzun zamandan beri gülmediğim kadar kaygısız kuygusuz güldüm sayesinde. Ve “SANA HECELER ÇALACAĞIM GÖKTEN İNEN” adlı şiir kitabını size de öneriyorum, biliyorsunuz şiir bendenizin hassas damarı. Kitap otağına gidin, elinize alın, koklayın ve içinden ufak bir mısra okuyun sonra isterseniz almayın.

Ve sevgili okulcularım sol tarafımda oturan Fatih arkadaş bendenizi  unuttuğumu sandığım kahkahalarımla buluşturdu. Sağ tarafımda oturan Ömer Karslı ise hiç unutmadığım bir tarafımla buluşturdu. Ömer  Karslı  yine yeni tanıdığım bir arkadaş. Ama hemen birbirimize ısındık çünkü ortak bir konumuz vardı. Onun yazdığı “YALNIZLIĞIN GÖLGESİNDE” adlı deneme kitabı. Yalnızlık bendenizin uzmanlığı sanırdım ama değilmiş. Ve bazı yalnızlıklar vardır gözle görülür, elle tutulur, bakanın içini acıtır, bir sihirli değneğiniz olsun istersiniz o an, o  yalnızlığa dokunmak için. İşte o yalnızlığın yazarı sevgili  Ömer Karslı o  bir sosyolog ve kitabını  hem bir sosyolog, hem bir düşünür ve hem de bir yaşayan olarak  tasarlamış, ilk kitabı tabi ki ilerde çok daha derine ineceğini biliyorum. Ancak okumanızı isterim. Biz kitabı sayfa sayfa birlikte irdeledik, hüzünlendik en derinden. Ve güldük kendimize ve yine kalabalıkta yalnızlığı seçtik kendi köşelerimizde. Sol tarafım kahkaha sağ tarafım hüzün. Eh bizde buyduk zaten.

Ve sevgili okuyucularım yarın devam edecek yazım. Allah kısmet ederse… Şimdilik sağlıkla, sevgiyle,  şiirle, şarkıyla kalalım ayrımsız gayrımsız. Yase

& & & & &

Yalnızlığın Gölgesinde’den Bir Alıntı…

Yalnızlık bir ruh hali,

hayata bakış açısı ve belki de bir felsefedir.

Hüznün ve çilenin

bekçisi olmaya talip olmaktır

kendini acılarla görevli saymaktır.

Ve bu paragraf

Beni bundan böyle

Beklese beklese

Hüzün bekler,

Çağırsa çağırsa hüzün çağırır

Neden mi ?

Neden olacak

O kadar gezilip görüldü ki…

Hep ben bir şeyden,

Bir yerden

bir kimseden uzaktayım

Ve kendimden.

& & & & &

Sevgili okuyucularım bu paragraf tartışmaya açıktır yazarla buluşup tartışabilirsiniz ya da olduğu gibi kabul edersiniz. Ancak naçizane tavsiyen tartışmaktır. Kitap fiyatları sadece 10 TL

Günün Şiiri

Öpebilsem

Dualarımda izi kaldı dudaklarının

Leke değil silsem gitsin

Gerçek değil, öpebilsem

Fatih Kurt

Köyde Bir Yaz

Dokuz yaşındayım

Cırcır böceğinin kanatlarından tutmayı öğreniyorum

Yılan gördüğümüzde s çizerek kaçıyoruz patikalardan

Yeni kestiğimiz kamış çubuklarına böğürtlen dolduruyorum

Rüzgârda kavak yapraklarının hışırtısı gitmiyor kulağımdan

Beş taş öğreniyorum ayşe ablamdan

Köyümü özlüyorum

Kernepler sarmaşığını doluyor ağaç gövdelerine

Bir kadının sarılışı gibi erkeğine

Çok çabuk geçiyor yaz

Güneşin emzirdiği ayın dizlerinde salladığı bizi

Geçiyor yaz

Ağaç kamgalarından oyuncak yapıyoruz

Bir kayık mesela yapabildiğim

Abilerimiz ustalaşmış elleriyle

Traktör yapıyorlar kalın ve dolgun kamgalardan

Fatih Kurt

Güneşin Işığı

her şey güneşi seviyor

hattâ denizler bile

denizlerde nefes alan sen bile

ve biz

güneşi değil ışığını seven insanlarız

 

güneş içime vuruyor

 

güneşin ışığı var

güneş yok

güneşin ışığını kim anlatabilecek

 

pazar pazar gezmek

dağ dağ dolaşmak

ve ormanlarda kalmak

güneşin ışığını anlatacak olanı arıyorum

güneş içime vuruyor

Asaf Halet ÇELEBİ

Ayna

Aynadan bakan benim

küçük gotamacık

duvarlardan karşına çıkan

aynalardan hayalini çalan

muhabbet olup vücudunu saran

küçük câriyen

nigâr-ı çîn

 

nigâr-i çîn

bin bir aynada oynar

ayna ayna içindedir

nigâr-i çîn

nigâr-ı çînin içinde

ve zaman

zamanın dışında

 

uzat ellerini küçük gotamacık

hayal hayal içinde

dünya bir hayal dolabıdır

aynalardan geçer

küçük gotamacık

çok sürmeden hayallerimiz

aynaların arkasından geçer

 

aynaya bakan benim

hayal annemin oğlu

bodhista gotama

 

dünyada en güzel şey

seni buldum

artık hiç bir şey istemem

küçük câriyem nigâr-ı çîn

uzat ellerini

aynaların dışına çıkalım

Asaf Halet ÇELEBİ

Günün Sözü

Yola Çıktıklarını, Yolda Buluklarına Değişirsen Hem Yolunu Kaybedersin Hem Dostunu

Necip Fazıl Kısakürek

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here