Arsuz Belediyesi Vatandaşa Hizmette Geri Kalıyor

0
150

Hatay ilimizin ‘Nazar Boncuğu’ olarak gördüğüm Arsuz ilçesinin hizmetler konusunda yavaş kaldığını görüp, duydukça üzülüyorum. Karaağaç mıntıkasından Arsuz merkeze kadar 30 km bir alan ve çevresiyle birlikte binlerce metre kareye hüküm süren Arsuz ilçesinde idare aşaması tam manasıyla sıkıntılı. Bazen çoğu duyduğumu kalemime almak istemiyorum.

Vatandaş, yerel idarecilerden görev bekler. Görevler yapılmadığında ise işte o zaman belediye ile vatandaşlar arasında sıkıntılar baş gösterir. Hakkıyla görev yapmak asalettir. Hakkıyla görev yapmak ilelebet sitayişle bahsedilmektir.

Çevre belediyeleri inceliyor ve onların vatandaşlarına karşı yüklendikleri sorumluluklar doğrultusunda, bir vatandaş olarak onlarla mutlu oluyorum. Aslında yerel yönetimleri idare eden kişilerdeki sorumluluk bilgi ve beceri ister. Oturduğun yerden hiçbir daireyi yönetemesin. Yönetmeye kalkıştığında ise yapılan işler lezzetsiz çorbaya dönüşür.

Basit bir öyküyle Arsuz ile ilgili makaleme devam etmek istiyorum. Bundan dört ay evvel Arsuz yolunda bulunan sitelerden biri olan Başak Sitesinde enerji hattının havadan olması nedeniyle o sitede konut sahibi olan iki vatandaşımız, evlerinde yapılan ev tadilatından dolayı yüksek enerji hattına kapıldı ve yanarak can verdi. Allah rahmet eylesin!

Konuyu CİMER’e taşıyan site başkanının istekleri TEDAŞ tarafından yerinde görüldü ve enerji hattının yeraltına alınmasına karar verildi. Kepçeler beton yolu yardı ve kalın kablolar döşendi. Kazılan yerin üstü toprakla kapandı ve öylece bırakıldı.

Konuyla ilgili ise ilk önce TEDAŞ yetkilileri arandı ve konunun bundan sonra Arsuz Belediyesine ait olduğunu, beton parasını TEDAŞ olarak Arsuz Belediyesine yatırdıklarını söylediler. Arsuz Belediyesi meclis üyesi, Ses Gazetesinin acar gazetecisi Saadet Berkyürek kardeşimi aradım. Konuyu ilettim ve ilgileneceğini söyledi. Ama ne yazık ki bir türlü belediye yapım ekibi görevini yapamadı.

Derken Arsuz Belediyesi İmar Müdürü Özgür Murt ile telefon görüşmesi yaptım. Bana konunun ona ait olmadığını söyledi ama “Koray Bey ile irtibata geçtiğinde, sana yardımcı olur abi!” dedi. Telefonunu verdi. Bende bu sefer Koray Mazmancı, Arsuz Belediyesi Temizlik İşleri Müdür Vekili, Fen İşleri Müdür Vekili ile telefonla görüştüm. Bana derhal ekibi yönlendireceğini ve gerekli incelemeleri yapacağını söyledi. Aradan bir buçuk ay geçti, ne giden var ne de gelen.

Bir daha aradım ve ona ‘müdürüm millet aracı ile geçemiyor, lastikleri patlıyor ve gece çocuklar çukura düşüyor, tehlikeli bir durumdayız’ dediğimde bana ‘tamam çok yoğunuz muhakkak inceleyeceğim’ dedi yine gelen-giden olmadı.

Ne yapmam lazım derken, sonunda Saadet Hanım, bana ‘Belediye Başkanı Dr. Asaf Güven’i ara sorunlarını bildir muhakkak yardımcı olurlar’ dedi. İşin bunca uzaması tam manasıyla sıkıntı vermeye başladı, çözerse belediye başkanı çözer dedim ve Dr. Güven’i telefonla aradım. Konuyu tam derinliğiyle izah ettim. Beni sessizce dinledi ve cevap verdi. ‘…Kardeşim, bu TEDAŞ her siteyi deşti durdu. Gerçi yapılan görev çok güzel, çoğu sitede enerji hatları yeraltına alındı. Ama Arsuz çok büyük bir yer, bizler çoğu görevi yerine getiremiyoruz. Yapılacak ama bu zaman alır’ dedi ve düşünmeye başladım. Şimdi ben ne yapacağımı bilemez haldeyim. Bir sitede bu gibi sorunlar yaşanılıyorsa varın koskoca dediği Arsuz ilçesini siz düşünün.

Şimdi sormam lazım. Madem Arsuz büyük bir ilçe ve sorunlar dağ gibi gözünüze gözüküyorsa, neden “ben bu işi yaparım” diye seçimlere girdiniz ve belediye başkanlığına aday oldunuz. Belediyecilik gönül işi! Belediyecilik her an uykusuz geçen gecelere gebe olma işidir. Belediyecilik hiçbir siyasi düşünceyi görmeden vatandaşa hizmet etme işidir. İşler çok yoğun ve yetişme konusunda geri kalıyoruz derken o makamda ne işiniz var. Keşke eskiden olduğu gibi Madenli Belediyesinde kalsaydınız da görevleriniz kısıtlı olsaydı. O zaman bunca sıkıntıları da çekmezdiniz.

Önemli değil TEDAŞ ile görüşüp, kazdığı yeri kapatmasını talep edeceğiz. Site sakinlerini bu denli perişan eden her kim olursa olsun cevap vermek ve görev yapmak zorunda. Belen ve İskenderun ilçeleri de çok büyük sahalara sahip ama oradaki personel ve başkanlar arı gibi çalışıyor ve hiçbir zaman vatandaştan kopuk çalışmıyor. Demek ki iş yapanın kılıç kuşananınmış.

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here