Karadaş; “Gelecek Mücadele Edenlerin, Emekçilerin Olacak”
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, Atatürk Anıt Alanında coşkuyla kutlandı. İskenderun Belediyesi Evlendirme Dairesi önünde bir araya gelen 1 Mayıs Tertip Komitesi üyeleri, sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler ve çok sayıda vatandaş, buradan davul zurna eşliğinde Atatürk Anıt Alanına kadar yürüdü. Kutlamalara CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin ve Arsuz Belediye Başkanı Asaf Güven de katılım gösterdi.
‘Hayatı Ucuzlatın’, ‘Dönen dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan’, ‘Biz sınıfımızı biliyoruz’ şeklinde dövizlerin taşındığı yürüyüş boyunca, ‘Yaşasın Halkların Kardeşliği’, ‘Yaşasın İş, Ekmek, Özgürlük Mücadelemiz’, ‘İşçiler Birleşir İktidara Yerleşir’, ‘İnsanlık Onuru Savaşları Yenecek’, ‘Yaşasın Bağımsız Demokratik Türkiye’, ‘Hak, Hukuk, Adalet’ şeklinde sloganlar atıldı.
Yürüyüş sonunda Anıt Alanında toplanan vatandaşlar davul zurna eşliğinde halaylar çekerek 1 Mayıs’ı coşkuyla kutladı. Burada bir basın açıklaması yapan Tertip Komitesi Üyesi Ali Karadaş, sözlerine sabah yaşanan kazaya değinerek başladı. Karadaş; “Sabahleyin elim bir kaza ile güne uyandık. Urfa’da 1 Mayıs’a katılmak için yola çıkan 5 işçi trafik kazasıyla yaşamını yitirdi. Hepimizin başı sağ olsun!” dedi.
1 Mayıs’ın işçilerin, emekçilerin; birlik, mücadele ve dayanışma günü olduğunu hatırlatan Karadaş; “Konuşmama bir emekçinin kızı olan ve dayanışmaya ihtiyacı olan Berfin’le başlamak istiyorum. Berfin hayalleri, umutları olan bir genç. Hayatı uğradığı bir saldırıyla karardı. Yüzüne atılan kezzapla yüzü param parça oldu. Berfin’i bu devlet, bu toplum koruyamadı. İskenderun Kadın Platformunun, Berfin’in tedavisi için “Berfin’in yarım kalan gülüşü solmasın” şiarıyla sürdürdüğü bağış kampanyası, bütün İskenderun’un, bütün Türkiye’nin derdi, davası olsun. Berfin’in yarım kalan gülüşü solmasın!” diye konuştu.
Venezuela’da yaşanan olaylardan da söz eden Karadaş; “Amerikan emperyalizmi bu sefer Venezuela’ya el attı. ABD emperyalizminin başlattığı darbe girişimine karşı sonuna kadar Venezüella halkının yanındayız. Kahrolsun Amerikan emperyalizm!” dedi.
Ülkemiz, cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik sorunu ile karşı karşıya olduğunu savunan Karadaş; “Bu ülkede neler oluyor? Ben sizinle birkaç rakam paylaşmak istiyorum; Türkiye’nin yaşadığı en büyük kriz olan 2001 krizinde iç borç yani toplumun bankalara olan borcu 6 Milyar Türk lirasıydı.
Şuan 520 Milyar Türk lirası. 2001 krizinde dış borç 130 Milyar dolardı. Ama şuan 498 Milyar dolar. Hükümetin bu yıl ki ödemeler için 208 Milyar dolara ihtiyacı var. Ekonomi resmen iflas noktasında. Firmalar bir bir İflaslarını açıklıyorlar. Yaşadığımız sadece ekonomik kriz değil, aynı zamanda ekonomik buhran! Buhran ne demek? Buhran; yıllara yayılan işsizlik, yıllara yayılan enflasyon, yani yıllara yayılan açlık demek… Krizin faturasını, krize yol açan politikaları uygulayanlar ödesin! Krizin faturasını, özellikle yandaş patronlar ödesin! Krizin faturasını çıkaranlar ödesin!
Bu ülkede tarım bitti. Bu ülkede hayvancılık bitti. Domates, Patates, soğan, biber tane ile alınır hale geldi. Dünyada tarım ve hayvancılıkta kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik. Ama bu gün ülkemizi, kuru soğana muhtaç hale getirdiler. Evet, kuru soğana muhtaç hale geldik” diye konuştu.
Ülkemizde en büyük sorunlardan birinin de sendikalar olduğunu öne süren Karadaş; “Bu ülkede büyük bir sorunumuz var! Sendikalar! Kıdem tazminatı kaldırılırken, her gün binlerce işçi işten atılırken, ücretler mum gibi erirken, fabrikalar bir bir kapanırken, işçi sendikaları piyasada yok.
Bu bölgenin en örgütlü sendikası HAK-İŞ, üyelerinin ve sorunlarının yanında değil, Urfa’da. TÜRK-İŞ ise bütün örgütlü olduğu bölgelerde olmak yerine, Kocaeli’nde 1 Mayıs’ı kutluyor. Buradan işçi sendikalarına, TÜRK İŞ ve HAK İŞ’e bir çift sözüm var. Siz neden varsınız? Varlığınız ile yokluğunuz arasında ne fark var? Tabi ki siz burada olmazsanız; özel sektörde çalışan işçiler 1 Mayıs alanına gelemez işyerlerinde çalıştırılırlar. Tabi ki siz burada olmazsanız; taşerondan kadroya alınan işçiler 2500 lira gibi komik bir rakama çalıştırılırlar. Sendikalı sendikasız bütün işçiler adına; Kahrolsun sendika ağaları!” diyerek sert konuştu.
Ülkemizin tarihsel bir süreçten geçtiğini de sözlerine ekleyen Karadaş; “Birileri ülkeyi kutuplaştırmak, insanlarımızı birbirine kırdırtmak istiyor. Ülke tarihinde ilk kez bir ana muhalefet partisi genel başkanı, Kemal Kılıçdaroğlu linç edilmek istendi. Kullanılan kutuplaştırıcı dille, yeni Sivaslar yaratılmak isteniyor. Buradan ilan ediyoruz; biz bu oyuna gelmeyeceğiz! Yerel seçimlerde ciddi kazanımlar elde edildi. Aslında bu saldırılar bu kazanımlara yönelik bir hazımsızlık. İskenderun’dan çağrı yapıyoruz; İstanbul halkının, aslında Türkiye halkının iradesine saygı gösterin!” dedi.
Hapishanelerde devam eden açlık grevlerine de değinen Karadaş, vakit kaybetmeden taleplerin yerine getirilmesi gerektiğini vurgularken taleplerini de şöyle sıraladı; “Adalet istiyoruz. İş, ekmek, özgürlük istiyoruz! Demokrasi ve hukuk istiyoruz! Kıdem tazminatına dokunulmasın istiyoruz! Kadroya alınan işçiler için eşit işe eşit ücret istiyoruz! Hangi görüşten olursa olsun haksız yere KHK ile İhraç edilen emekçilerin, işlerine dönmesi istiyoruz! Ücretlerdeki erime nedeniyle ek zam istiyoruz! Emeklilere insanca yaşayacakları bir gelir istiyoruz!
Emeklilikte yaşa takılanlar için yasa çıkarılmasını istiyoruz! Tekelleşmeye karşı, market zincirlerine karşı esnafımızın desteklenmesini istiyoruz! Çiftçilerimizin her yönden desteklemesini ve kooperatifleşmeyle aracılardan kurtarılmasını istiyoruz! 3600 ek göstergenin bir an önce çıkarılmasını istiyoruz!
Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın birlik, mücadele, dayanışma… Gelecek bizim, Gelecek emekçilerin, Gelecek mücadele edenlerin!” şeklinde açıklamasını sonlandırdı. (Haber: Helga TERBİYELİ)